Anasayfa

Cumartesi, Temmuz 02, 2011

Gerilen Tel Kopar! / Banu AVAR

Gün görev günü… Bugün Türk milletinin en acil görevi emperyalizmin Suriye saldırısına karşı durmaktır. Nasıl mı? Aklınıza gelen her yolla...
Çünkü bu saldırı Türkiye’yi de içine alan bölgeyi tarumar etmek için planlanmıştır. Kan operasyonları, ‘halk hareketi’ diye yutturulan ‘Arap baharı(!)’ ile kanıtlanmıştır. Wikileaks ile ortam hazırlanmış, facebookla sokak gösterileri kotarılmış, sonunda Tunus ve Mısır ‘kansız’ sayılabilecek bir manevrayla NATO'cu paÅŸaların tam vesayetine girmiÅŸtir. Gelecek ne gösterir bilinmez çünkü Mısır’da mezhep çatışmaları da körüklenmektedir.

Libya ‘uluslararası camia’ tarafından bombalanmış, küresel odakların yeÅŸerttiÄŸi ‘muhalefet’le bölünmüş, bir yandan iç savaÅŸ bir yandan dış bombardımanla onbinlerce can kaybetmiÅŸtir. Suriye ateÅŸlenmiÅŸ, içerden ve dışardan muhaliflere gerekli tüm yardımlar yapılmıştır. Åžimdilik halk direnmekte, Obama’nın deyiÅŸiyle biraz daha ‘çalışma’ gerektirmektedir.

'görevimiz tehlike'!

Kan operasyonlarında anahtar rol Türkiye’ye verilmiÅŸtir… Bu çerçevede NATO kara ve deniz kuvvetleri komutası Ä°zmir’e yerleÅŸmiÅŸtir.

‘Uluslararası camia’ denen kana susamışlar, ‘has müttefik’ Türkiye'yi sahne ışıkları altına itmiÅŸler, ‘Türkiye modeli’ni tüm Arap aleminde uygulamaya sokmuÅŸlardır. Kaosa sürüklenen, saldırılan tüm ülkelerde lamba ya da ampul logolu partiler türemiÅŸtir. Hepsinin adı aynıdır: Adalet ve Kalkınma.

Hepsine Türkiye modeli önerilmekte, AKP iktidarı da ‘model moderator’ olarak ‘ABD’nin sesi’nin ‘Osmanlı nüfuz alanında hoparlörü olmaktadır.

Irak’da, Gazze’de, Afganistan ve Pakistan’da ve en son Libya’da Amerikan posta memurluÄŸu görevi yapan Türkiye için, komÅŸu ve ‘akraba’ Suriye topun aÄŸzına konunca iÅŸler karışmıştır..

Amerikan gözlüğünden...

Son analizlerden birinde Amerikan düşünce kuruluÅŸu (Center for American progress) ‘Seçim sonrası Türkiye’ deÄŸerlendirmesinde, ‘Türkiye’nin çeliÅŸkili kararlar arifesinde olduÄŸuna’ dikkat çekmiÅŸtir. (Kaynak: http://www.americanprogress.org/issues/ ... urkey.html)

Washington merkezli Center for American Progress yabana atılır bir düşünce kuruluşu değil. Başkanı John Podesta, Bill Clinton ve Obama hükümetlerinin kuruluşunda önemli rol oynamış siyasi danışmanlardan biri:

Analizde, açıkca Türkiye’nin ‘milli çıkarlarıyla’, ‘demokrasi normları’ (siz Amerikanın çıkarları olarak anlayın) arasındaki çeliÅŸki, Türkiye’yi yönetenleri zorlayacak’ denmektedir.:

Yazıdaki saptamalar şöyledir:

1. Libya konusunda NATO müdahalesine önce karşı çıkan Türk siyasiler, sonunda ABD ile aynı eksende buluÅŸmuÅŸlardır.’

2. ‘KomÅŸularla sıfır sorun politikası’ yüzünden çeliÅŸki yaÅŸayan Türkiye, Suriye meselesinde de tavrını belirlemeye baÅŸlamıştır. Son haftalarda CumhurbaÅŸkanı Abdullah Gül, ‘BeÅŸar Esad’ın reformlarının yeterli olmadığını’ söylemiÅŸ ve ‘çok partili sisteme geçiÅŸ’ önermiÅŸtir.

3. Türkiye ‘Arap Baharı’ harekatında çeliÅŸkili durumda kalmıştır. Çünkü Irak’la, Suriye’yle, Libya ve Sudan’la artan ticari iliÅŸkileriyle canlanan ekonomisi, ‘demokrasi hareketi’nden zarar görecektir. .

4. ‘Türkiye NATO üyesi olarak 1800 askeriyle Afganistan ve Pakistan’da ABD’nin yakın müttefiki olarak görev yapmaktadır.. Afgan ordu ve güvenlik güçlerini NATO kapsamında Türkiye eÄŸitmektedir. Sadece 2009’da Afganistan’ın kalkınması için 100 milyon dolar harcamıştır.Ayrıca 300 milyon dolar yardım yapmıştır.

5. Türkiye, ABD ile gergin iliÅŸkilere sahip Ä°ran ile diyalog konusunda da önemli rol oynamıştır. Ancak Suriye meselesi Ä°ran’la dostluÄŸunu etkileyecektir.

Düşünce kuruluÅŸunun baÅŸkanı John Podesta, “Türk tarihi OrtadoÄŸu’nun daha demokratik bir geleceÄŸe yürümesi için model olacaktır ama…’ diyor ve ekliyor:

‘Bölgede ve dünyada liderlik yapacak bir Türkiye (AKP), demokrasiye baÄŸlılığını sadece kolay zamanlarda deÄŸil zor zamanlarda da göstermelidir!’

'New CHP: yeni umut!'

Ä°ktidarın ‘ateÅŸle imtihanı sürerken, Amerikalı uzmanlar ‘yeni CHP’yi alkışlamaktalar. CHP’nin Şükrü elekdaÄŸ ve Onur Öymen gibi ‘eski isimlerden kurtulduÄŸunu’ vurgulayan CAP (Center for American Progress) ‘Şükrü ElekdaÄŸ, yıllarca ‘yeni’ Türk dışpolitikasına direnen isimlerden biriydi’ diyor. 2010’da Barzani ile görüşmelere karşı çıktığı hatırlatılıyor

Onur Oymen’in de Ermenistan ile imzalanan protokole karşı çıkışından sözediliyor.

SitayiÅŸle bahsedilen isimler arasında ‘genç iÅŸadamı Umut Oran , Gülsün Bilgehan Toker, eski diplomat Osman Korutürk ve Faruk LoÄŸoÄŸlu var. Bu isimlerin Washington’da yeniden üst düzey görüşmeleri gerçekleÅŸtirmeye baÅŸladığına dikkat çekiliyor.

‘Bu yeni aktörler CHP ile Washington arasında umut verici yeni iliÅŸkilerin habercisi!’ deniyor. Koruturk’ün açıkca ABD ve Israil’le iliÅŸkilerde yeni bir sayfa açmaktan sözettiÄŸi’ hatırlatılıyor. Ermeni ve Rum patriÄŸine gerçekleÅŸtirilen ziyaretlerın de ‘umut verici’ olduÄŸu belirtiliyor...

Obama yönetiminin Türkiye’nin ortaklığına duyduÄŸu ihtiyacın altı çiziliyor ve analiz ÅŸu sözlerle noktalanıyor:

‘ Türkiye Arap baharında, yeni bir dönemece girmiÅŸtir. Milli çıkarları ile demokratik kurallar (küresel çete kuralları-BA) arasında bir çeliÅŸki yaÅŸamaktadır. Åžimdi ABD ve Türkiye bölgede aynı sorumluluk ve karmaşık gerçeklerle karşıkarşıyadırlar. Ve yakın iÅŸbirliÄŸi daha da zorunlu olmuÅŸtur. Obama yönetimi uzun zamandır ihmal edilmiÅŸ müttefikine dönmek ve yeni adımlar atmak zorundadır.’


**********

Mustafa Kemal Atatürk’ün Türkiye'si bahsedilen! Bölgesel ittifaklar yaparak emperyalizme karşı durmuÅŸ ve bu duruÅŸuyla tüm mazlum milletlere ÖRNEK olmuÅŸ bir Türkiye’den Obama’nın ‘model ortağı Türkiyesi’ne adımlar atılırken bu millet keman teli gibi gerildi..

Tel haddinden fazla gerilirse kopar…

Bu kopuÅŸ, sadece emperyalizmin arzuladığı ‘yeni Osmanlı’ yapılanması için deÄŸil, MÄ°LLÄ° BÄ°RLÄ°K için de ‘fırsat’ doÄŸurur!




Kaynak 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder