Anasayfa

Pazar, Temmuz 03, 2011

CIA’NIN GÃœLEN AÅžKI...

Ä°nananlara sesleniyoruz. Çağımızın ’’Hubeli/putu’’ hakkında bunları biliyor musunuz ?
Meselemiz, Fetullah Gülen örneğinden yola çıkarak ''dine hücum etmek değildir.'' Aksine, inançlı insanlar olarak; inananlara sesleniyoruz. Çağımızın ''Hubeli/putu'' hakkında bunları biliyor musunuz ?

CIA YETKÄ°LÄ°LERÄ°NÄ°N KALEMÄ°NDEN FETULLAH GÃœLEN;


Graham Fuller kendi kitabında şunları yazıyordu:

“Bu hareket, halen Fethullah Gülen'in liderlik ettiÄŸi en geniÅŸ ve en etkili kanadın adına izafeten çoÄŸun­lukla Gülen hareketi veya Fethullahçılar (Fethullah takipçileri) olarak bilinmektedir. Nur hareketi yetmiÅŸ yıldan fazla bir süredir sahnededir, ÅŸu anda Türkiye'deki en geniÅŸ organize dini hareket­tir, dünyada da en geniÅŸlerinden biridir. Gülen, özellikle hareke­tin enerjisinin büyük bir kısmını, niteliÄŸi itibariyle hemen hemen evrenselci ve geniÅŸ manevi öğretilere dayalı olarak, “Ä°slam’a modernist bir bakışla yaklaÅŸacak okulların açılması ve çalışma gruplarının kurulması” da dahil, eÄŸitimle ilgili çabalara yönelt­mektedir. EÄŸitim üzerindeki bu odaklanma hareketin, bilim ve teknoloji dahil bütün alanlarda eÄŸitim ve bilginin dinle asla çeliÅŸmeyeceÄŸi, olsa olsa Allah'ın varlığı inancına ve kainatın var ediliÅŸ amacının anlaşılmasına hizmet edeceÄŸi inancını göstermektedir. Hareket toplumda daha yüksek bir manevi bilinç düzeyi oluÅŸturmaya, böylelikle zaman içinde daha aydınlanmış bir yönetiÅŸime önayak olmaya gayret etmektedir. Klasik Åžeriat (Ä°slam’ın muamelat ve adalet esasları), hareketin düşüncesinde merkezi bir rol oynamaz; esasen Åžeriat, geniÅŸ anlamda, Allah'ın engin muradının yerine getirilebilmesi için yürünecek "yol" (Åžeriatın kelime anlamı) olarak anlaşılmaktadır. Nur üyele­ri yerçekimi yasasını bile, örneÄŸin, Åžeriatın unsurlarından biri olarak tarif ederler. Hareket Ä°slâmi metinlerde, onların literal emirleri içinde deÄŸil de orijinal uygulamaları çerçevesinde, bugünün yeni çerçeveleri ışığında yorumlanarak anlaşılmasını saÄŸ­lamak üzere, ciddi oranda içtihat (yorum) yoluna baÅŸvurur. (Yani Ä°slam’ı çağın ÅŸeytani ÅŸartlarına uydurur M.Ç.) Bu anlamda da hareketin görünümü son derece modernisttir. (Yani Fetullahçılar Adil Düzen, Ä°slam BirliÄŸi gibi Siyonizm için tehlikeli düşüncelere sahip deÄŸildir.)

Fetullahçı Nur hareketi görüşlerinde rasyonalisttir ve çoÄŸulcu bir top­lum içinde Allah'ın yarattıklarının görkemli çok yüzlü düzenini ifade eden bütün öteki dini (hatta dini olmayan) görüşlere karşı hoÅŸgörülü olmaya büyük önem verir. Fetullahçıların Türkiye'de 236 ilk ve ortaokul, özellikle eski Sovyet bloÄŸuna dahil ülkelerde olmak üzere dışarıda 280 okul açmış olduÄŸu, buralarda Ä°ngilizce ve Türkçe kaliteli seküler (din dışı) eÄŸitim verildiÄŸi bildirilmektedir. 200 dolayında dini vakıf ve 211 ticari ÅŸirket bu faaliyetleri finansal olarak desteklemektedir.

Her ne kadar Fetullahçı Nurcuların bir siyasal parti kurma niyetleri yok­sa da, hareketin liderleri anahtar meselelerde nasıl oy kullanmak gerektiÄŸi konusunda milyonları bulan takipçilerine baÄŸlayıcı olmayan tavsiyeler iletmektedir. (Yani Siyonistler, milyonları, aÄŸabeyleri vasıtasıyla gütmektedir. M.Ç.) Ãœyeleri birçok farklı geleneksel Türk siyasi partilerinde, Ä°slamcı partilerde ancak çok hafif olmak üzere temsil edilmiÅŸlerdir. Nur hareketinin bütün apolitik niteliÄŸine raÄŸmen, Türkiye'nin radikal laikçileri, özellikle askeri liderler, bu hareketi, sahip olduÄŸunu iddia ettikleri “uzun vadede dini aktivistleri devlete yerleÅŸtirmek ve sonunda devleti ele geçirmek” niyeti açısından yıkıcı ve hatta tehlikeli olarak görmek­tedir. Tam da Nurcuların savunduÄŸu ÅŸeyden korkuyorlar -in­sanların kalplerini deÄŸiÅŸtirmek suretiyle toplumun aÅŸağıdan yukarıya tedricen Ä°slâmileÅŸtirilmesi! (Ä°yi de, TSK mı ABD’nin güdümünden çıkmıştı, yoksa Fetullahçılar mı Yahudi Lobilerine kiralanmıştı? Veya Siyonist zalim Graham Fuller mi MüslümanlaÅŸmıştı da, Türkiye’de Ä°slam’ın geliÅŸmesine böylesine sahip çıkmaktaydı? M.Ç.) Bunun sonucu olarak, Fetullahçı Nurcu­lar düzenli bir ÅŸekilde ordudan ve devlet kurumlarından tasfiye edilmekte, hareket ve kurumları taciz edilmekte ve mahkemeler­e gönderilmektedir” (Siyasal Ä°slam'ın GeleceÄŸi, Sf.220-223)



ABD’li öğretim üyesi eski FBI danışmanı Paul L. Williams 2010 nisanında Fethullah Gülen hakkında önemli bir makale kaleme aldı. Siyonizm karşıtı olarak tanınan ve yanlış politikalar yüzünden ABD’nin başına bela açtığını savunan Williams’ın makalesinin ardından Fethullah Gülen’in yaÅŸadığı Pennsylvania’da yayın yapan saÄŸcı gazete Pocono Record, Gülen’in kaldığı çiftliÄŸe giderek çiftliÄŸin görüntülerini çekip yayınladı. Görüntüler Türk basınında da yansımıştı.

Gülen’in lise diploması bile bulunmuyor

Makaleyi yazan Williams 29 Nisan’da makalesinin ikinci bölümünü yayınladı. Oldukça sert bir dili olan makalede Williams “CIA’nın uzun yıllardır Gülen’i desteklediÄŸini” yazmıştı.

Williams’ın “Evrensel Hilafet Pennsylvania’dan mı Çıktı? CIA Bir Ä°slamcının Ä°htiyaçlarını Mı Karşılıyor?” baÅŸlıklı yazısına göre: “Dünya üzerindeki en sinsi ve etkili Ä°slamcı’ olarak adlandırılan Fethullah Gülen, CIA eski ajanı Graham Fuller ve BirleÅŸik Devletler DışiÅŸleri mensupları sayesinde daimi oturma izni aldı ve Pennsylvania’daki kalesinde artık ömrünün sonuna kadar rahattı”.

Fetullahçıları CIA finanse ediyor!

Williams yazısının ilginç suçlamalarda bulunduÄŸu için yayınlayamadığımız bölümünde, “CIA’nın bir dönem uyuÅŸturucu kaçakçılığından elde ettiÄŸi paralarla Fethullah Gülen’i finansa ettiÄŸini” iddia edecek kadar ağır ifadeler kullanmıştı.

Yazar CIA’nın neden Gülen’i desteklediÄŸi sorusunu ise; “Gülen bu parayla geliÅŸmekte olan ülkelerin petrol ve doÄŸal gaz rezervlerini kontrol altına alabilmek için Özbekistan, Azerbeycan, Kazakistan, Türkmenistan ve yeni kurulan Rus cumhuriyetlerinde radikal medreseler ve cemaatler kurdu.” Åžeklinde yanıtlamıştı.



CIA eski ulusal istihbarat konseyi baÅŸkan yardımcısı Graham Fuller, Gülen’in daimi oturma izni baÅŸvurusu için tavsiye mektubunu bu iÅŸte bu nedenle veriyor. Fuller ÅŸu anda düşünce kuruluÅŸu RAND için danışmanlık yapıyor. KuruluÅŸun diÄŸer danışmanları arasında dışiÅŸleri eski bakanları Henry Kissinger ve Condoleeza Rice, savunma eski bakanı Donald Rumsfield, savunma ve enerji eski bakanı James Scheslinger da bulunuyor. Savunma Bakanlığı için analizler yapan sözde “düşünce kuruluÅŸu” RAND, bir CIA hareketi damgasını taşıyor. Fuller geçmiÅŸte, diÄŸer radikal Ä°slamcı hareketlere müsaade etmesiyle de tanınıyor. TebliÄŸ Cemaatini “halka öğütler veren barışçı ve apolitik bir hareket” olarak deÄŸerlendiriyor. Åžeyh Mübarek Gilani, TebliÄŸi Cemaati misyoneri olarak 1969 yılında BirleÅŸik Devletler’e getiriliyor. On yıl sonra Cemaat ül Fukra’yı kurdu ve islamcı militer yapılanmaları ülkenin her yerine yayılıyor.

Yahudi ve CIA şefi Abromowitz de yer alıyor

Williams yazısında Fethullah Gülen’e referans veren diÄŸer ABD’li isimleri de şöyle eleÅŸtiriyor: “Ama Gülen’in baÅŸvurusu için sadece Fuller deÄŸil dışiÅŸleri eski bakan yardımcısı Marc Grossman ve ABD’nin Türkiye eski büyükelçisi Morton Abramowitz de tavsiye mektubu yazıyor. Onların tavsiye mektuplarının içeriÄŸi daha ÅŸaşırtıcı ve rahatsızlık uyandırıcı görünüyor.”

Williams yazısının sonuna şöyle de bir not düşüyor: “Yazıları takip etmeye devam edin. En kötüsü daha gelmedi.”



Rusya iç Güvenlik Örgütü FSB BaÅŸkanı Nikolay PatruÅŸev, 17 Aralık 2002'de Türk basınında yer an açıklamasında, gerçekleÅŸtirdikleri en baÅŸarılı etkinlikler arasında “Türk casusların deÅŸifre edilmesini” de sayıyordu. FSB BaÅŸkanı 2002 yılı etkinlik raporunda Fetullah Gülen okullarında çalışan öğret­enlerin casusluk faaliyetlerinin deÅŸifre edildiÄŸini belirtiyordu. FSB BaÅŸ­kanı açıklamasında: okulların sahibi konumundaki Tolerans, Serhat ve Ufuk vakıflarının isimlerini veriyordu.

Bunun üzerine Rusya'nın BaÅŸkırdistan Özerk Cumhuriyeti'nde Fethullah Gülen okullarındaki 10 öğretmen Hazi­ran 2003'te sınır dışı ediliyordu. Ayrıca BaÅŸkırdistan Milli EÄŸitim Bakanlığı'nın sınır dışı edilen öğretmenle­rin görev yaptığı okulu kuran "Ser­hat" vakfı ile tüm anlaÅŸmalarını ip­tal ettiÄŸi de belirtiliyordu. Bu olaydan sonra, Buryatya Cumhuriyeti'nde de, Fetullah Gülen okulu hakkında soruÅŸturma baÅŸlatılıyordu.

Milliyet gazetesi Moskova mu­habiri Cenk BaÅŸlamış, 7 Eylül 2003 tarihli haberinde, Rusya'da Fetullah Gülen okullarının tem­silcisi konumundaki Tolerans Vak­fı BaÅŸkanı Mustafa Kemal Åžirin'in sınır dışı edildiÄŸini duyurmuÅŸtu. Haberde: "Åžirin, hafta içinde Rus ha­vayolları Aeroflot'a ait bir uçakla geldiÄŸi Åžeremetyova-2 Havaalanı'ndan giriÅŸ yapmak istedi, ancak pasaport kontrolü sırasında "Rus­ya'ya giriÅŸi yasak olduÄŸu" gerekçe­siyle ülkeye giriÅŸine izin verilmedi. Yasaları çiÄŸnediÄŸi gerekçesiyle Rusya'ya giriÅŸi 5 yıl yasaklanan Åži­rin, geceyi havaalanında geçirip, ertesi gün Türkiye'ye gönderildi. Tolerans Vakfı BaÅŸkanı Åžirin, Rusya'nın Türk okullarıyla baÄŸlantılı olarak ÅŸimdiye kadar sınır dışı etti­ÄŸi en üst düzeydeki temsilci" deniyordu.

Yorum Sizindir.




Kaynak

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder