Anasayfa

Çarşamba, Mayıs 11, 2011

'Uluslar Arası Toplum' ve 'İnsani Müdahale'! / Banu AVAR

'Uluslar Arası Toplum' ve 'İnsani Müdahale'!
 Ekranlarda ‘Uluslararası camia’ ya da ‘uluslar arası toplum’ (international community) tamlaması duyunca tüyleriniz diken diken olmuyor mu?

Bu tamlamayla yan yana gelen bir baÅŸka tamlama daha var: ‘Ä°nsani müdahale’! (‘Humanitarian intervention’).

Uluslar arası toplum yani KÃœRESEL ÇETE, ya da küresel sermayenin en tepesindeki karar vericiler, ‘insani müdahale’ adı altında Ä°NSAN KIYIMI yapıyorlar…

Bu kıyımın gerçekleÅŸmesi için Washington ve Brüksel’den ‘efendiler’ Türkiye’deki yönetime ‘emirlerini’ ileterek adımlar attılar, atıyorlar.

Küresel kıyımcılar önce bir hedef coÄŸrafya belirliyorlar. ABD generali Wesley Clark yıllar önce söylemiÅŸti.. Irak ve Afganistan’dan sonra sırada Libya Suriye ve Ä°ran vardı.

Genellikle hedef bölgedeki doÄŸal rezervlere göre kararlar alındı. Alınan kararlara göre hazırlıklar yapıldı.. Yıl 2001’de ilk adımlar atıldı.

‘Koruma sorumluluÄŸu’!

Irak savaşından bir yıl önceydi… Dış iliÅŸkiler Konseyi (Council on Foreign Relations) adlı küresel çetenin karar mekanizması, baÄŸlı örgütlerinden birine, Uluslar Arası Kriz Grubu’na (Int. Crisis Group) iÅŸi ihale etti. ‘Ä°ÅŸ’in adı KORUMA SORUMLULUÄžU adlı maddeydi.

Ä°lgililer maddeyi oluÅŸturdu ve BM’e sundu. Tabii ki BirleÅŸmiÅŸ Milletler ‘koruma sorumluluÄŸu’ adlı bu maddeyi onayladı…

Bu madde bugün BDP/PKK’dan, Bingazi’deki ve Suriye’deki muhaliflere kadar tüm ‘ayrılıkçı’ grupların yaslandıkları dayanak olacaktı.

‘Sorumluluk’ ve ‘koruma’ gibi insan beyninde olumlu titreÅŸimler yaratan kelimeler kullanılarak oluÅŸturulan bu madde, ‘insani müdahale’ kavramıyla bir arada kullanılmaktaydı.

Özetle, eÄŸer bir ülkede , etnik bir grup, egemen devletle sorun yaÅŸamaya baÅŸlar ve ucu iç savaÅŸa varabilecek bir baÅŸkaldırı hareketine giriÅŸirse, ULUSLAR ARASI TOPLUM, o ülkeye Ä°NSANÄ° MÃœDAHALE’de bulunma hakkına sahip olacaktı..

Bunu yaparken CFR Dış Ä°liÅŸkiler Komisyonunca hazırlanan ‘KORUMA SORUMLULUÄžU’ maddesine dayanacaktı!

‘Milli Egemenlik eskimiÅŸ bir kavramdır!’

2004 yılında George Soros, CFR’nin Foreign Policy dergisinde yazmıştı . Küresel tefeci ‘dış müdahale’ için gerekli teoriyi hazırlıyordu:


    ‘Egemenlik kavramı, bir ülkede yönetenler ve tebaa olanların varlığını esas alan eskimiÅŸ bir kavramdır. VatandaÅŸlık kavramıyla çeliÅŸmektedir… Bugün ulus devletler yurttaÅŸlarına karşı demokratik çerçevede sorumsuzca davransalar da, EGEMENLÄ°K prensibi, ulus devletlerin iç iÅŸlerine, dış müdahaleyi imkansız kılmaktadır. Gerçek egemenlik, hükümetlere bu hakkı veren halkındır. EÄŸer hükümetler, ellerinde tuttukları egemenlik hakkını yanlış kullanır ve halk buna karşı harekete geçme imkanından yoksun kalırsa, DIÅž MÃœDAHALE HAKLIDIR!’ Foreign Policy 1 Ocak 2004
Soros açıkca ortaya koymuştur. Dünya egemenliği hedefleyen KÜRESEL ÇETE, yani Uluslar arası Toplum, İNSANİ MÜDAHALE adı altında , bir ülkede, kendi beslediği büyüttüğü şekillendirdiği bir grubu KORUMAK SORUMLULUĞU çerçevesinde hedef seçtiği ülkeleri bombalamakta, işgal etmekte, bölmekte serbest olmalıdır.

‘Koruma SorumluluÄŸu’, Ulusların milli egemenliÄŸini hiçe saymak için ve petrol, gaz, altın, uranyum, su zengini ülkelere rahatça müdahale edebilmek için ÅŸekillendirilmiÅŸtir.

Libya’nın bombalanması bu maddeye dayanmıştır. Suriye bu madde kapsamında topun aÄŸzındadır. Selahattin DemirtaÅŸ ve BDP/PKK bu maddeye yaslanarak bas bas bağırmaktadır.

Bu senaryo çerçevesinde en önemli kavramlar Ä°NSAN HAKLARI, ve DEMOKRASÄ°’dir.

İnsani müdahale için adımlar

Dış Müdahale birkaç adımla gerçekleştirilmektedir.

    1. Sivil Toplum Örgütleri, küresel çeteye baÄŸlı olarak fonlanır ve zamanı geldiÄŸinde bir ağızdan ‘Ä°nsan hakları, demokrasi!’ diye bağırtılır. Ä°lk adım budur.
İkinci adımı medya atacaktır..

    2. Uluslar arası toplumun ileri silahları olan uluslar arası medya ve yerel işbirlikçileri kamuoyu oluşturmak üzere yalan haber üretimine başlayacaktır.
Uluslar arası toplumu oluÅŸturanlar, küresel medyanın da sahipleridirler. Rothschield, Rockefeller, Kissinger, Brzezinski gibi isimler aynı zamanda küresel medya kuruluÅŸlarının ‘danışma kurulları’ içindedirler..

BBC, CNN, Sky, El Cezire ardı ardına aslı astarı olmayan haberleri hedef ülke aleyhine ortalığa yayacaktır.

Hedef ülke baÅŸkanları ‘ÅŸeytandır’! Halk periÅŸandır! Muhalifler hapishanelerde aydınlar iÅŸkence altında, sokaklar ateÅŸ içinde yanmaktadır…

Bu Irak’da Afganistan’da ÅŸimdi Libya’da yapılmıştır. Suriye’de 1 aydır yapılmaktadır.

Yakın bir zamanda El Cezire Beyrut büro ÅŸefi, Hasan bin Cidda El Cezire’nin bir Amerikan propaganda makinesi olduÄŸunu açıklayarak, istifa etmiÅŸtir.

Bölgede milyonlarca kiÅŸi tarafından izlenen El Cezire Libya'da masum sivilleri bombalayan uçakları gösterirken ‘Ä°nsani müdahale’ tanımını kullanmıştır

El Cezire Katar emiri Åžeyh El Thani’nin ayırdığı fonlarla ayaktadır.

TV istasyonları kadar facebook ve twitter da uluslar arası toplum’un ve baÄŸlı istihbaratın emrindedir. Bunlar insani müdahaleler sırasında milyonlarca sahte rapor ve görüntüyü ortalığa salmışlardır.

Suriye ordusunun parçalandığına dair haberler yapmışlar ve yalan haber olduğu belgelerle ortaya çıkınca başka bir yalan habere yelken açmışlardır.. Uluslar arası medya yalanı yalanla kapatır!

General El Rıfai’nin Suriye ordusunu rakip parçalara böldüğü haberine karşı general, orduyla iliÅŸkisinin 10 yıl önce kesildiÄŸini açıklamıştır.

Suriye hükümeti ve güvenlik güçlerinin halka ve göstericilere ateş açtığı haberleri yayılmış, bu haberler söylenti seviyesinde kalmıştır.

    3. Üçüncü adım muhaliflerin sivil itaatsizlik hareketlerine baÅŸlamasıdır. İçerde yıllarca beslenip büyütülen ‘muhalifler’, provokasyonlar yapacaklar, SÄ°VÄ°L Ä°TAATSÄ°ZLÄ°K çerçevesinde uluslar arası topluma iÅŸaret fiÅŸeÄŸi çakacaklardır.

Hedef ülkede KIYIM baÅŸlayacaktır. Egemen devletlerin devlet baÅŸkanları , ‘terörist’ olarak aranacaktır…

Bir parantez açalım ve gazeteci Sarah Flounders’ın yazısından alıntılayalım:

    ‘Amerikan emperyalizmi Afrika’’nın zengin kaynaklarına el koyma zamanı gelince Libya’ya gözünü dikmiÅŸtir. Çünkü Libya tüm Afrika ülkelerine yıllardır yardım eli uzatmaktadır. Zengin petrol rezervleri vardır. Suriye de hedeftedir. Çünkü ABD politikalarına karşı yıllardır Filistin’in yanında yeralmıştır. Ä°ran’la dosttur. Ve Ä°srail iÅŸgaline karşı, Lübnan’da Hizbullah’a el uzatmıştır…. Bu nedenle bu ülkelerdeki ‘demokratik (!) muhalefet’ Amerikan senatosundan açık destek almıştır: Lieberman Senato iç güvenlik komitesi baÅŸkanıdır ve ‘Libyadan sonra Suriye bombalanmalıdır!’ demiÅŸtir.’
Suriye’yi kuÅŸatan Amerikan müttefiki Arap devletleri de Esad’ın gitmesi için uÄŸraÅŸmaktadır. Suriye, Ä°srail’le iliÅŸkisi olmayan bir Arap devletidir. Birçok Filistin örgütü Suriye’de yerleÅŸiktir. Ve 63 yıldır 500 bin Filistinli mülteci bu ülkede tüm vatandaÅŸ haklarından yararlanarak yaÅŸamaktadır

Suriye’ye sızmış olan küresel sermayeye karşın, sosyal devlet hala ayaktadır ve eÄŸitim ve saÄŸlık bedavadır. YurttaÅŸlar mülteci bile olsalar ayrıma tabii tutulmamışlardır.

Irak savaşı sonrası Suriye’ye gelen 2 milyon Iraklı mülteciye de aynı haklar tanınmıştır.

Ve Amerikan yaptırımları bu durumla birleÅŸince Suriye’de ÅŸartlar ağırlaÅŸmıştır.. Ekonomik durum yaptırımlarla daha da ezici hal almıştır.

Onlarca yıldır son derece zorlu şartlarda yaşayan bu devlet şimdi batının insani müdahalesiyle karşı karşıya kalmak üzeredir..

Suriye’de ekonomik, siyasi, insani istikrarsızlığın başı küresel sermaye grupları ve siyasi uzantılarıdır. Aynı odak.. ‘Suriye’ye müdahale etmeliyiz.!’ diye bağırmaktadır.

Acaba aynı koÅŸullarda dünyadaki baÅŸka bir güç odağı, Amerika’daki Kızılderili ve hispanik ve siyahiler için demokrasi havarisi kesilse Amerika’yı yöneten camianın cevabı ne olur! Fazla düşünmeye gerek yok.. ABD yönetimiyle 150 yıllık toprak anlaÅŸmaları biten ve topraklarının iadesini isteyen Siu Siu liderinin bir daha aÄŸzını açtığını gören duyan oldu mu! Ya da Texas’ın bağımsızlığını isteyen ve bu yüzden 30 yıldır hapishanede olan adamın adını anan var mı?

Suriye’ye dayanan Amerikan darbeleri Türkiye için iyi haber deÄŸildir!

14 Mayıs’da Mısır’daki Soros muhipleri, SüveyÅŸ’i geçip Gazze’ye yürüyecekler, Mısır ‘yeni ABD eyaleti’ olarak petrol ve gaz denizine bir adım daha atacaktır.

Bölgedeki büyük emperyalist adımlara karşı Atatürk’ün Türkiye’sini yönetenler aciz emir kullarıdır.. Peki ya onurlu Türk halkı? Bu emperyal oyunda safını alacak mı? 

Kaynak 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder