Anasayfa

Cuma, Eylül 09, 2011

Suriye’de Kuluçka Dönemi / Bülent ESİNOĞLU



''Suriye’den gelenlerin beş bin kişisi hala Antakya’da ikamet ediyorlar.
Bir kısmı, silahlı eğitimden geçirilerek bekletilecektir.
Hem iç kalkışmayı organize etmek, silahlı saldırılar düzenlemek üzere yürütülen bu hazırlık çalışmaları yürütülüyor.
Eğer dış müdahale olacaksa, bu ekiplerin dış müdahaleyi kolaylaştırma gibi, bir görevleri olacaktır.
Gerek bizim eşbaşkanların, gerekse, Haçlının diğer sözcülerinin Suriye ile ilgili sessiz kalmalarının nedeni bu hazırlıklardır.''



Haçlı ülkeleri yumurtaları tavuğun altına kodular. Civcivlerin çıkmasını bekliyorlar.

Civcivler çıkacak, palazlanacak. Suriye’de yeniden, bu sefer daha büyük bir ayaklanma yaratacaklar.

Haçlının orta vadede ki planı şimdilik budur.

Foreign Polisy Dergisi, Suriye’den Türkiye’ye geçen muhaliflerin Türkiye’de eğitildiğini videolar ile gösterdi.


Başka bir ülkenin iç işlerini kendi iç işleri saymak, sadece beyanatlar ile olmuyor.

Gereğini de yapıyorlar…

Suriye’den gelenlerin silahlı eğitim yapması, Amerikan silahlarını ve teçhizatlarını kullanır hale getirilmesi kısa zamanda olabilecek bir husus değildir.

Zaten, Suriye’ye yapılacak bir askeri müdahalenin, büyük direnç ile karşılanacağını ve hazırlıkların yeterli olmadığını anlayan NATO tarafı, Suriye işini orta vadeli işler içine koydular.

Bu arada, zamanı yeterince iyi kullanmak adına, Suriye içinde yürüttükleri ajanlaştırma, mezhep ayırımı, etnik ayırımı ve militanların silahlı eğitimi olarak değerlendiriyorlar.

Suriye’den gelenlerin beş bin kişisi hala Antakya’da ikamet ediyorlar.


Bir kısmı, silahlı eğitimden geçirilerek bekletilecektir.

Hem iç kalkışmayı organize etmek, silahlı saldırılar düzenlemek üzere yürütülen bu hazırlık çalışmaları yürütülüyor.

Eğer dış müdahale olacaksa, bu ekiplerin dış müdahaleyi kolaylaştırma gibi, bir görevleri olacaktır.

Gerek bizim eşbaşkanların, gerekse, Haçlının diğer sözcülerinin Suriye ile ilgili sessiz kalmalarının nedeni bu hazırlıklardır.

Haçlıya hizmet etmede kusur etmediğimizi ve etmeyeceğimizi başka türlü ispat edemeyeceğimize göre…

Libya’ya gemilerimizi ve uçaklarımızı gönderdik.

Afganistan’a askerimizi gönderdik.

Bosna’da, Somali’de, Lübnan’da, Irak’ta Haçlıya yardım ve yataklık ettik.

Başlığa Suriye’de Kuluçka Dönemi demiştim.

Asıl Amerika’nın kuluçkaya yattığı asıl ülke, Türkiye’dir.


Bir şey dikkatinizi çekmiştir. Zaman Gazetesi hariç diğer yayın organları Füze Kalkanını doğrudan savunamadılar.

AKP kendi tabanına dahi Haçlı ile birlikte Müslümanlara tuzak kurma işini anlatamadı.

Olumlu gelişme olarak değerlendiriyorum. Hala varı ile yoğu ile Amerika’ya tümden teslim olmamış büyük bir çoğunluk var.




Kaynak

1 yorum:

  1. Madem Suriye şimdi de ve geçmişte de dost ve müttefik aynı zamnada bir sınır komşusu ülkesiydi Türkiye Cumhuriyeti Devletine ve sizlere göre; peki neden tarihe bir bakıp hatırlamıyorsunuz "Org.Atilla Ateş Paşa'nın" Suriye sınırına kadar gidip ya Apo itini barındırmayacaksınız ülkenizin sınırları içerisinde yada biz gelip hem onu hem onu koruyan sizin Suriye Devletinize iç.ten ve dıştan müdahale ve saldırı harakatı düzenlerim dediğin de nerede yaşıyordunuz ABD de mi Yoksa AB' de mi?
    Anlaşılıyor ki, hem nalına hem mıhına vuruluyor ama o işi yapan zaten şöyle geniş pencereden bakılırsa ve biraz olsun görüş açınızı genişletirsek karşımıza ne eş başkanlık ne de başkanlık çıkıyor. Neden derseniz, ABD ve AB nin derin stratejistleri ve şu Dünyaı yönettiğini sanan Aileler ve Bir kısım Yahudi Türkiye'nin bir stratejisi olduğunu ve uygulamaya en baştan koyulduğunun farkına yeni yeni kavrıyorlar ve bunu zaten görüyor.

    Türkiye Cumhuriyeti Devleti, milleti, bölünmez bütünlüğüyle, halkıyla , yapmış olduğu inkılaplarıyla, üniter devlet yapısıyla(LAiKLiK) ilkesiyle ve aynı zamanda Türk ve Müslüman bir devlet yapısıyla G.M.K Atatürk tarafından 1923'ten öncesi ve sonrasından bu yana 3 değişmez madde ve 3 değişmez kural üzerine kurulduğu hatırlatmak isterim sizlere.
    Öncelikle bu ilk 3 madde Anayasanın değiştirilemez maddelerinden önce gelen şu maddeler ve felsefe üzerine kurulmuş olup, o zamnadan bu zamana kadar tek tek uygulanmıştır ve kimi zamnalar da dahi bunlar hep birlikte yaşama geçirilmiş yada geçirilmeye çalışılmıştır. Bunları sizler çok iyi bi,lmeniz lazım hatta Sayın Altemut Kılıç Bey daha iyi bilmesi lazım gelmektedir ki haddime düşmemekle birlikte sadece gayem hatırlatmak istemiş olma sebebimden gelmektedir.

    Bunlar nelerdir?

    1)İttihad-ı İslam(Türk-İslam sentezi birliği)
    2)Panİslamizm(İslamcılık,Müslümanlık)
    3)PanTürkizm(Kısa ve özü Turancılık,Türkçülük)

    Türkiye Cumhuriyeti Devletinin süreğenliği ve bekaası için 3 kuraldan vazgeçilmesi imkansızdır ve düşünülemezdir.

    Diğerleride Anayasanın değişmez maddeleridir. Zaten değiştirelemeyecektirde. Buna emin olabilirsiniz.

    Türk'e düşman her yerde , ama önce içimizde!!!
    Bir onları temnizleyelim sıra zaten dışarıdakiler de onlarda biliniyor esas bilinmeyen bu vatanın ekmeğini aşını yiyip doğup büyüdüğü ve ona karşı hainlik yapanlarda. Elbette onlarda bir bozukluk var hem emdiği memede hem de sütte ve kanı-iliği bozuklarda...

    Saygılarımla,
    TÖLES
    http://otugenci.blogspot.com

    YanıtlaSil